6284 sayılı “Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Hakkındaki Kanun” şiddeti kişinin; fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketler, buna yönelik tehdit ve baskı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranış olarak tanımlamıştır. Bu durumda yalnızca fiziksel saldırı değil her türlü şiddete maruz kalan mağdura yönelik tedbirler alınabilecektir. Çünkü şiddet sadece dayak değildir; hakaret etmek, aşağılamak, küçük düşürmek, tehdit etmek, başkalarıyla görüşmesine izin vermemek, cinsel ilişkiye zorlamak, çocuk doğurmamaya zorlamak, zorla evlendirmek, ihtiyaçları karşılamak için yetecek kadar para vermemek, ısrarla takip etmek, sürekli ne kadar para harcadığını sorgulamak, kazanılan paraya el koymak da birer şiddet örnekleridir.
Bu kanun kapsamındaki tedbirlerden faydalanacak kişiler; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan evli olan, evli olmasa da birlikte yaşayan, boşanan kadınlar veya sırf kadın olduğu için şiddete maruz kalanlar, çocuklar, aile bireyleri ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerdir.
Kanun kapsamında alınacak tedbirler koruyucu ve önleyici olmak üzere 2’ye ayrılmaktadır. Önleyici tedbirleri yalnızca hakim verebilirken; koruyucu tedbirleri hakim veya mülki amir verebilir.
Önleyici Tedbirler
6284 sy Kanun md 5’e göre hakim aşağıdaki tedbirlerden bir veya birkaçını yahut bunlara benzeyen başka tedbirleri alabilir:
- Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunulmaması.
- Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi.
- Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması.
- Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması.
- Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması.
- Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi.
- Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi.
- Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi.
- Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi.
- Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması.
- Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması.
İlk 4 tedbirle ilgili gecikmesinde sakınca bulunan bir halin varlığı mevcut ise bu önleyici tedbirleri ilgili kolluk amiri de alabilecektir. Fakat kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde hâkimin onayına sunmalıdır, hakim tarafından 24 saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar.
Ayrıca şiddeti uygulayan kişi aynı zamanda ailenin geçimini sağlıyor veya katkıda bulunuyorsa ve daha önceden hükmedilmiş bir tedbir nafakası yok ise bu durumda hakim istenmese dahi tedbir nafakasına hükmedebilir.
Koruyucu Tedbirler
1)Hakim tarafından verilen koruyucu tedbir kararları:
6284 sy Kanun md 4’e göre hakim aşağıdaki tedbirlerden bir veya birkaçına yahut benzerine karar verebilir:
a) İşyerinin değiştirilmesi.
b) Kişinin evli olması hâlinde müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi.
c) 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunundaki şartların varlığı hâlinde ve korunan kişinin talebi üzerine tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması.
ç) Korunan kişi bakımından hayatî tehlikenin bulunması ve bu tehlikenin önlenmesi için diğer tedbirlerin yeterli olmayacağının anlaşılması hâlinde ve ilgilinin aydınlatılmış rızasına dayalı olarak 27/12/2007 tarihli ve 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi.
2)Mülki amir tarafından verilen koruyucu tedbir kararları:
6284 sy Kanun md 3’e göre mülki amir şu tedbirlerden bir veya birkaçına yahut benzerine karar verebilir:
a) Kendisine ve gerekiyorsa beraberindeki çocuklara, bulunduğu yerde veya başka bir yerde uygun barınma yeri sağlanması.
b) Diğer kanunlar kapsamında yapılacak yardımlar saklı kalmak üzere, geçici maddi yardım yapılması.
c) Psikolojik, meslekî, hukukî ve sosyal bakımdan rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilmesi.
ç) Hayatî tehlikesinin bulunması hâlinde, ilgilinin talebi üzerine veya resen geçici koruma altına alınması.
d) Gerekli olması hâlinde, korunan kişinin çocukları varsa çalışma yaşamına katılımını desteklemek üzere dört ay, kişinin çalışması hâlinde ise iki aylık süre ile sınırlı olmak kaydıyla, on altı yaşından büyükler için her yıl belirlenen aylık net asgari ücret tutarının yarısını geçmemek ve belgelendirilmek kaydıyla Bakanlık bütçesinin ilgili tertibinden karşılanmak suretiyle kreş imkânının sağlanması.
Ancak gecikmesinde sakınca bulunan hal mevcutsa (a) ve (ç) şıklarında yer alan tedbirler, ilgili kolluk amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde mülkî amirin onayına sunar ve mülki amir tarafından 48 saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar.