Boşanma Davası Devam Ederken Ziynet Alacağı Talebinde Bulunulabilir mi?

bilezikler

T.C. YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 2016/958 K. 2016/12413 T. 28.6.2016

• BOŞANMA DAVASI

( Mahkemenin Gerekçeli Kararında Boşanmaya Sebep Olan Olaylarda Davacı Kadının Az Kusurlu Olduğunu Belirttiği ve Fakat Kadının Kusuruna Dair Somut Bir Gerekçe Belirtmediği – Bu Hususun Gerekçede Tartışılmadığı/Gerekçesiz Karar Oluşturulamayacağı )

KARARIN GEREKÇEDEN YOKSUN OLMASI

( Mahkemelerin Her Türlü Kararlarının Gerekçeli Olarak Yazılması Gerektiği – Mahkemenin Tarafların Açıklamalarını Dikkate Alarak Değerlendirmesi ve Kararların Somut ve Açık Olarak Gerekçelendirilmesinin Hukuki Dinlenilme Hakkının da Gereği Olduğu )

HUKUKİ DİNLENİLME HAKKI

( Mahkemelerin Her Türlü Kararlarının Gerekçeli Olarak Yazılması Gerektiği – Mahkemenin Tarafların Açıklamalarını Dikkate Alarak Değerlendirmesi ve Kararların Somut ve Açık Olarak Gerekçelendirilmesinin Hukuki Dinlenilme Hakkının da Gereği Olduğunun Gözetileceği )

ZİYNET ALACAĞI TALEBİ

( Davacı Kadının Ziynet Alacağı Talebinin Boşanmanın Eki Niteliğinde Olmayıp Nispi Harca Tabi Olduğu/Davanın Açılması Esnasında Nispi Harç Alınmadığı Gibi Bu Eksikliğin Yargılama Sırasında da Giderilmediği – Nispi Harç Tamamlattırılmadan Müteakip İşlemlerin Yapılamayacağı/Davacıya Talep Ettiği Ziynet Eşyaların Bedelleri Üzerinden Nispi Harcın İkmali İçin Süre Verileceği )

4721/m. 166

6100/m. 297

492/m. 30, 31, 32

ÖZET : Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür. Mahkemenin, tarafların açıklamalarını dikkate alarak değerlendirmesi ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesi hukuki dinlenilme hakkının da gereğidir. Yargı organları her iki tarafın iddia ve savunmaları ile delillerini değerlendirip, sabit görülen maddi vakıaları ve bunlardan çıkardıkları sonuç ve hukuki sebepleri gerekçelerine yansıtmalıdırlar.

Mahkeme gerekçeli kararında boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının az kusurlu olduğunu belirtmiş ve fakat kadının kusuruna dair somut bir gerekçe belirtmemiş, bu husus gerekçede tartışılmamıştır. Bu bakımdan, gerekçesiz karar oluşturulması usule aykırı bulunmuştur.

Davacı kadın dava dilekçesinde boşanmanın yanı sıra ziynet alacağı talebinde de bulunmuştur. Davacı kadının ziynet alacağı talebi boşanmanın eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Bu talep sebebiyle davanın açılması esnasında nispi harç alınmadığı gibi bu eksiklik yargılama sırasında da giderilmemiştir. Nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz. Davacı kadına talep ettiği ziynet eşyaların bedelleri üzerinden nispi harcın ikmali için süre verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 28.6.2016 günü katılma yoluyla duruşmalı temyiz eden davacı vekili geldi. Karşı taraf temyiz eden davalı ve vekili gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR :

1-)Mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması Anayasa hükmüdür (m. 141/3). Mahkemenin, tarafların açıklamalarını dikkate alarak değerlendirmesi ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesi hukuki dinlenilme hakkının da (HMK m. 27) gereğidir. Yargı organları her iki tarafın iddia ve savunmaları ile delillerini değerlendirip, sabit görülen maddi vakıaları ve bunlardan çıkardıkları sonuç ve hukuki sebepleri gerekçelerine yansıtmalıdırlar. Somut olaya gelince; mahkeme gerekçeli kararında boşanmaya sebep olan olaylarda davacı kadının az kusurlu olduğunu belirtmiş ve fakat kadının kusuruna dair somut bir gerekçe belirtmemiş, bu husus gerekçede tartışılmamıştır. Bu haliyle karar yeterli gerekçeden yoksun olup. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/1-c maddesindeki unsurları içermemektedir. Bu bakımdan, gerekçesiz karar oluşturulması usule aykırı bulunmuştur.

2-)Davacı kadın dava dilekçesinde boşanmanın yanı sıra ziynet alacağı talebinde de bulunmuştur. Dava açılırken alınan başvuru harcı, dava dilekçesindeki isteklerin tümünü kapsar. Davacı kadının ziynet alacağı talebi boşanmanın eki niteliğinde olmayıp nispi harca tabidir. Bu talep sebebiyle davanın açılması esnasında nispi harç alınmadığı gibi bu eksiklik yargılama sırasında da giderilmemiştir. Nispi harç tamamlattırılmadan müteakip işlemler yapılamaz. Mahkemece, davacı kadına talep ettiği ziynet eşyaların bedelleri üzerinden nispi harcın ikmali için süre verilmesi (Harçlar Kanunu m. 30-32) harç noksanlığı giderildiği takdirde, bu talebin esasının incelenmesi ve hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi, harcın ikmal edilmemesi halinde ise Harçlar Kanununun 30. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken, belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, 1. bentte gösterilen bozma sebebine göre davalı erkeğin boşanma davasına yönelik ve 2. bentte gösterilen bozma sebebine göre davacı kadının vekalet ücreti ile davalı erkeğin ziynet alacağı davasına yönelik sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 1.350.00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, temyiz peşin harcının istenmesi halinde yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.06.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Call Now Button0533 483 9313