Yabancılık Unsuru Taşıyan Evlilikler

Günümüzde küreselleşme ile bilgi aktarımı ve insan hareketliliğinin artması sonucu, insanlık tarihinde hiç olmadığı kadar etkileşim içindedir. Bu da farklı vatandaşlıktaki insanların çeşitli hukuki ilişkiler kurmasını ve bu yazıda inceleyeceğimiz gibi evlenmelerini düzenleme gerekliliği doğurmuştur.

5718 Sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK) Md. 1 kanunun kapsamını şöyle açıklamaktadır: “ Yabancılık unsuru taşıyan özel hukuka ilişkin işlem ve ilişkilerde uygulanacak hukuk, Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisi, yabancı kararların tanınması ve tenfizi bu Kanunla düzenlenmiştir.” Cümle incelendiğinde karşımıza bir kavram olarak “yabancı unsur” çıkmaktadır. Yabancı unsur bir hukuki ilişkiyi kişi veya yer bakımından birkaç farklı ülke hukuku ile bağlantılı hale getiren unsurdur. Örnek vermemiz gerekirse Alman Helga ile Türk Dursun Antalya’da evlendiğinde kişi yönünden; İtalyan Alessandro ile İtalyan Maria Antalya’da evlendiklerinde yer yönünden yabancılık unsuru meydana gelecektir. Yabancı unsur içeren olaylarda; önümüze gelen hukuki uyuşmazlığa uygulanacak hukuku bulmak, sorunun çözümündeki en önemli basamaklardan biri olmaktadır. Bunu geniş pencerede düşünmeliyiz; evlenmeye şekline uygulanacak hukuktan tarafların ehliyetini belirleme hususuna, boşanmadaki yoksulluk nafakası talebinden velayetin kimde olması gerektiğinin belirlenmesine kadar farklı hukuk sistemleri devreye girebilecektir.

Türk vatandaşı olmayanların Türkiye’de evlenmesi 

MÖHUK bize uygulayacağımız hukuku göstermektedir çoğunlukla maddi olarak uygulanacak hukuku göstermez; zaten “kanunlar ihtilafı kuralları” dediğimiz kavramın karşılığı da budur. MÖHUK Md. 2’de yer aldığı üzere “Hâkim, Türk kanunlar ihtilâfı kurallarını ve bu kurallara göre yetkili olan yabancı hukuku re’sen uygular.” MÖHUK’a göre tespit edeceğimiz ülke hukukunu somut olaya uygulamamız gerekir. Maddi hukukun tespitinde kanunun işaret ettiği hukuk uygulanacakken, şekli hukukun tespiti konusu biraz daha karmaşıktır(MÖHUK Md.7). Şekli hukukun hangi ülke hukukuna tabi olacağı hususunda genellikle “Şekil, lex fori’ye tabidir.” kuralı işlerlik kazanır. Lex fori hakimin hukuku demektir; buna göre yabancı unsur içeren uyuşmazlık hangi ülke hukuku önüne götürülmüşse o ülke hukukunun şekil kurallarına göre incelenecektir. MÖHUK çoğunlukla maddi hukuk yönünden belirleme yapmış, birkaç istisna dışında şekli hukuk yönünden hukuk tayininde bulunmamıştır.

MÖHUK Md. 2/3 özel bir durumu düzenler: “ Uygulanacak yabancı hukukun kanunlar ihtilâfı kurallarının başka bir hukuku yetkili kılması, sadece kişinin hukuku ve aile hukukuna ilişkin ihtilâflarda dikkate alınır ve bu hukukun maddî hukuk hükümleri uygulanır.” Maddede ele alınan MÖHUK ile tayin ettiğimiz yabancı hukukun kanunlar ihtilafı kurallarının da başka bir ülke hukukunu yetkili kılması yani “atıf” halidir. Atıf yalnızca kişi ve aile hukukuyla ilgili maddi hukuka ilişkin düzenlemelerde kabul edilecektir. Bizim konumuz olan evlenme de aile hukuku içinde yer aldığından atfa dikkat etmemiz gerekecektir.

Yukarıdaki açıklamaların ardından asıl konumuza dönersek: Türk vatandaşı olmayanlar Türkiye’de nasıl evlenebilir? Evlenme tüm hukuk düzenlerinde bir ehliyet şartı yanında bir şekil şartına bağlanmıştır; fakat bu şartların içerikleri her hukuk düzeninde başka şekilde ele alınmıştır. MÖHUK’ta ehliyet ve evlenmenin şekli konularını düzenleyen iki temel kanun maddesi vardır:

 Ehliyet

 Madde 9 – (1) Hak ve fiil ehliyeti ilgilinin millî hukukuna tâbidir.

 (2) Millî hukukuna göre ehliyetsiz olan bir kişi, işlemin yapıldığı ülke hukukuna göre ehil ise yaptığı hukukî işlemle bağlıdır. Aile ve miras hukuku ile başka bir ülkedeki taşınmazlar üzerindeki aynî haklara ilişkin işlemler bu hükmün dışındadır.

 (3) Kişinin millî hukukuna göre kazandığı erginlik, vatandaşlığının değişmesi ile sona ermez.

 (4) Tüzel kişilerin veya kişi veya mal topluluklarının hak ve fiil ehliyetleri, statülerindeki idare merkezi hukukuna tâbidir. Ancak fiilî idare merkezinin Türkiye’de olması hâlinde Türk hukuku uygulanabilir.

Evlilik ve genel hükümleri

 Madde 13 – (1) Evlenme ehliyeti ve şartları, taraflardan her birinin evlenme anındaki millî hukukuna tâbidir.

 (2) Evliliğin şekline yapıldığı ülke hukuku uygulanır.

 (3) Evliliğin genel hükümleri, eşlerin müşterek millî hukukuna tâbidir. Tarafların ayrı vatandaşlıkta olmaları hâlinde müşterek mutad mesken hukuku, bulunmadığı takdirde Türk hukuku uygulanır.

Yukarıdaki hükümlere binaen hak ve fiil ehliyeti kişinin milli hukukuna tabidir. Evliliğin aile hukukuna dahil bir alan olmasından hareketle milli hukukuna göre ehliyetsiz olan bir kişi evlendiği yer ülke hukukuna göre ehil olsa da evlenme geçersiz olacaktır. Evlenen kişinin milli hukukuna göre kazandığı erginlik, vatandaşlığının değişmesi ile sona ermez; böylece Türkiye’de evlenmek için gerekli olan erginlik şartı ortadan kalkmayacağından evlilik geçerliliğini sürdürür. Md. 13’ü incelemeye geçtiğimizde; evliliğin şartları ve ehliyet hususunda tarafların her birinin evlenme anındaki milli hukukuna tabi olacağı düzenlenmiş. Evliliğin şekline ise evlenme merasiminin gerçekleştiği yer hukuku yani lex fori uygulanacaktır. Evliliğin genel hükümleri yani evlilik içindeki hak ve yükümlülüklerin belirlenmesi hususu eşlerin müşterek hukukuna tabidir. Taraflar farklı vatandaşlıkta ise müşterek mutad mesken hukuku uygulanacak, müşterek mutad mesken bulunmuyorsa Türk hukuku uygulanacaktır. Müşterek mutad mesken kavramını açmamız gerekirse; evli çiftin ortak olarak yaşam ilişkilerini kurduğu ve devam ettirdiği yer, olarak tanımlayabiliriz.

Tüm anlatılanları bir örnekle açıklamamız gerekirse; Türkiye’de tanışıp evlenmeye karar veren Alman vatandaşı Lena ile Fransız vatandaşı Paul, Alanya Evlendirme Dairesi’ne başvururlar. Lena’nın kendi milli hukuku olan Alman Medeni Kanununa göre evlenme ehliyeti olmalıdır, aynı şekilde Paul da Fransız Medeni Kanununa göre evlenmeye ehil olmalıdır. Örneğin; eğer bu iki Medeni Kanuna göre evlenme ehliyeti için yaş sınırı 22 ise ve bu kişiler 18 yaşında iseler; Türk hukukuna göre evlenme ehliyetleri olsa da Türkiye’de yapacakları evlenme işlemi geçersiz olacaktır. Bunun yanı sıra örneğin Lena’nın milli hukuku, yurt dışında evlenildiğinde evlenilen yer ülke hukukunun ehliyet şartlarına bakılır şeklinde bir atıfta bulunuyorsa; bu atıf ile Türk Hukuku maddi hükümleri uygulanır hale gelir-MÖHUK Md.2/3 gereği-. Örneğimizde Lena ve Paul’ün müşterek milli hukukları yoktur; çünkü farklı vatandaşlıktalar ve ortak mutad meskenden de bahsedemiyoruz. Bu sebeple evliliğin genel hükümleri hususu Türk hukukuna tabi olacaktır.

Evlenmenin şekline ise Türkiye’de gerçekleşmesi nedeni ile Türk hukuku uygulanacaktır; yani ayrı cinsiyetteki iki kişi nikah memuru ve iki şahit önünde evlenme iradelerini açıklamalıdır.

 1985 Tarihli Evlendirme Yönetmeliği Md. 12’ye göre yabancıların Türkiye’de evlenmesi:

Madde 12: Türkiye’de bir Türk vatandaşı ile bir yabancı ya da farklı uyruklu yabancı iki kişi, yetkili Türk evlendirme memuru önünde evlenebilirler. Eşlerden birinin yabancı olması halinde evlendirmeye, il ve ilçe belediye evlendirme memurlukları ile nüfus müdürleri yetkilidir.

Aynı devlet vatandaşı olan iki yabancı kendi milli kanunları yetki vermiş olduğu takdirde, o devletin Türkiye’deki temsilcilikleri önünde evlenme yapabilecekleri gibi yetkili Türk makamları önünde de evlenebilirler.

Yabancıların evlenme isteklerine dair müracaatları evlendirme memurluğunca kabul edilir ve bu Yönetmeliğin Türk vatandaşlarının evlenmeleri hakkındaki esas ve usul hükümleri yabancılar için de uygulanır.

Evlenme ehliyet belgesinin tarafların uyruğu bulunduğu devlet makamlarından bizzat temin edilmesi esastır. Bunun mümkün olmaması halinde bu belge evlendirme memurları tarafından Genel Müdürlük aracılığı ile de istenebilir.  

 Türk vatandaşı olanların yurtdışında evlenmesi 

Türk vatandaşlarının yurtdışında yaptıkları evliliklerin Türk hukukuna göre geçerli olabilmesi için izleyeceğimiz yol yine MÖHUK’tan geçmektedir. Bir önceki konu başlığında da değinildiği üzere MÖHUK Md. 9 ve MÖHUK Md.13 herhangi bir yabacı unsur taşıması halinde evliliğin şartlarını, şeklini ve ehliyet konusunu düzenlemiştir. Bu şartlar yukarıda anlatıldığı şekliyle Türk vatandaşlarının yurtdışında evlenmesi halinde de geçerlidir. Yukarıda incelediğimiz maddeler ışığında konuya bakmamız gerekmektedir. Yabancı unsurun kişi yönünden olması durumu Türk vatandaşı olmayanların Türkiye’de evlenmesi başlığında anlatıldı; şimdi ise yabancı unsurun yer yönünden olması durumuna bakabiliriz: Türk vatandaşları yurt dışında nasıl evlenebilir?

1985 Tarihli Evlendirme Yönetmeliği’nin ilgili maddeleri şu şekildedir:

“Madde 10: Yurt dışında mahalli mevzuatın kabul etmiş olması şartı ile evlendirme memurluğu yetki ve görevi; yurt dışında, bu yetkinin mahalli mevzuat ile tanınması ve eşlerden ikisinin de Türk vatandaşı olması şartı ile; misyon şefi olan büyükelçi ve başkonsolosun yanı sıra Dışişleri Bakanlığının konsolosluk işlerini yürütmek amacıyla yetki vereceği görevlilere aittir.

Fahri konsolos ve fahri başkonsolosların evlendirme yetkisi yoktur.

Madde 11: Yurtdışında Türk vatandaşı kadın ve erkek veya bir Türk vatandaşı ile bir yabancı, bulundukları ülkenin evlendirmeye yetkili makamları huzurunda evlenebilirler. Böyle bir evlenme, Türk mevzuatına aykırı olmaması şartıyla Türkiye’de de geçerlidir.

Evlendirme bildiriminin, eşlerin ikisi de Türk vatandaşı ise erkek tarafından, eşlerden sadece birisi Türk vatandaşı ise Türk vatandaşı olan eş tarafından, yabancı yetkili makamdan alınacak belgenin evlendirme tarihinden itibaren en geç otuz gün içerisinde en yakın konsolosluğumuza verilmesi veya gönderilmesi suretiyle yapılması zorunludur.

Eğer evlenmenin yapıldığı yerde ve yakınında Türk Konsolosluğu yoksa, bu takdirde bildirim, yabancı yetkili makamdan alınan resmi belgenin yurtiçinde Türkçe`ye çevrilip Dışişleri Bakanlığı’nca onandıktan sonra Genel Müdürlüğe veya ilgili nüfus idaresine verilmesi suretiyle yapılır.

Yabancı yetkili makamlardan alınan belge, Devletimizin de taraf olduğu uluslararası bir sözleşme uyarınca düzenlenmiş çok dilli bir belge ise başkaca bir işleme tabi olmaksızın gereği yapılır.

Yabancı belgelerin onaydan muaf tutulmasına dair taraf olduğumuz uluslararası sözleşme hükümleri saklıdır.”

Maddelerin açıklamasına geçtiğimizde; eşlerden ikisi de Türk vatandaşı ise evlendirme yetkisi; yurtdışında mahalli mevzuatın da yetkilerini tanımış olması şartı ile misyon şefi olan büyükelçi ve başkonsolosun yanı sıra Dışişleri Bakanlığının konsolosluk işlerini yürütmek amacıyla yetki vereceği görevlilere aittir. Bu yöntem yalnız iki tarafın da Türk vatandaşı olması halinde geçerlilik kazanacaktır.

Evlenenlerin her ikisi de Türk vatandaşı yahut tek taraf Türk vatandaşı ise bulundukları ülkenin yetkili makamları önünde evlenebilirler; bu evlilik Türk mevzuatına aykırı olmadığı sürece Türkiye’de de geçerli bir evlilik olacaktır. Yabancı yetkili makam önünde yapılan evlenme işlemlerinin yapıldıklarından itibaren en az otuz gün içerisinde en yakın konsolosluğa bildirilmesi gereklidir. Evlenme bildirimi denen bu işlemin; iki taraf da Türk vatandaşı ise erkek, tek taraf Türk vatandaşı ise Türk olan tarafça yapılması zorunluluğu bulunmaktadır. Eğer evlenmenin yapıldığı yerde veya yakınında konsolosluk bulunmuyorsa, yabancı yetkili makamdan evlenildiğine ilişkin belge alınacak ve söz konusu belge maddede gösterilen Türkiye’deki makamlarca onaylatılacaktır. Türkiye’nin taraf olduğu sözleşmeler gereği onaydan muaf bir belge ise, bu işleme hiç gerek duyulmayacaktır.

Örnek ile açıklamak gerekirse: Yerleşim yerleri İspanya olan Türk vatandaşı Mehmet ile İngiliz vatandaşı Lilly İspanya’da evlenme başvurusu yapıyorlar. Tek taraf Türk vatandaşı olduğundan Türkiye tarafından yetkilendirilmiş makamlar önünde evlenemezler. İspanyanın evlenmeye yetkili kıldığı makamlar önünde evlenmeleri mümkündür. Ehliyetleri konusunda MÖHUK Md. 9 ve 13 gereği tarafların ayrı ayrı kendi hukuklarına göre evlenmeye ehil olması gereklidir, şekil şartı olarak işlemin yapıldığı yer hukuku olan İspanya Hukuku uygulanmalıdır. Yani evlenme Türk mevzuatına aykırı değilse, Türk Hukukunda da geçerli olacaktır. Evlendirme bildiriminin yapılması bir zorunluluktur. Mükerrer evlenmelerin önüne geçilmesinin yolu bu olacaktır, aksi halde kişi yabancı bir ülkede evli iken; Türkiye’deki makamlar önünde bekar görünebilir.

Call Now Button0533 483 9313